İçerikler (Gizle-)
Bağırsak Bozukluğu nedir? Belirtileri/Semptomları nelerdir?
İdeal probiyotik nedir? Probiyotik seçiminde nelere dikkat edilmelidir?
Probest Digestive Klinik Çalışmalar
1) Karın Ağrısı Şiddetinde ve Sıklığında Değişim
2) Karın Şişkinliği Şiddetinde ve Sıklığında Değişim
3) Tedavi Etkinliğinin Değerlendirilmesi
Probest Defense Klinik Çalışmalar
4) Soğuk Algınlığı Atak Sayısı
5) Soğuk Algınlığı Atak Süresi (Gün)
Altta yatan organik bir neden saptanmadan, aşağıdaki semptomlardan biri veya birkaçının bir arada olması durumu
Hastada altta yatan organik bir sebep olmaksızın;
Şişkinlik, gaz, alt karın bölgesinde spazm, periyodik, tekrarlayan ve kronik özellikteki karın ağrısı, bağırsak alışkanlıklarında değişiklik yani diyare veya konstipasyon, dışkılamadan sonra dışkılamanın tamamlanmadığı duygusu, dispepsi yani hazımsızlık, geğirti ve rektal mukus oluşumu şikayet ve belirtilerinden biri veya birkaçının bir arada olması fonksiyonel bağırsak bozukluğu olarak tanımlanmaktadır.
Bir ürünün ideal probiyotik olarak tanımlanabilmesi için;
2001 yılında Kanada’da Dünya Sağlık Örgütü ve Gıda Tarım Örgütü tarafından düzenlenen bir toplantıda probiyotik mikroorganizma kabul edilme kriterleri belirlenmiştir. Bir ürünün probiyotik olarak kabul edilebilmesi için insan kaynaklı olması, mide asiditesi ve safra asitlerine karşı dirençli olması, sindirim kanalında canlı kalabilmesi, bağırsak epiteline tutunabilmesi, doğal floraya adapte olması, sindirim sisteminde kolonize olabilmesi, bakteriyosin ve benzeri antimikrobiyal maddeler salgılayabilmesi, patojen ve toksik olmaması, konakçı sağlığı üzerinde olumlu etkileri olması ve üretim ve depolama sırasında stabil olması, canlı kalabilmesi gerekmektedir.
Çalışmada ilk araştırılan konu, düzenli olarak 12 hafta kullanıldığında Probest Defense’in bağışıklık savunmamızı güçlendirerek, viral sebeplerle ortaya çıkan soğuk algınlığına yakalanma üzerinde koruyucu bir etki yapıp yapmadığıydı. Grafikten de görebileceğimiz gibi, düzenli probiyotik kullananlarda bir veya daha fazla soğuk algınlığı geçirme sıklığı, plasebo kullananlara göre istatistiksel anlamlı olarak daha düşük oranda gözlemlenmiştir.
Ayrıntılarına bakacak olursak,
Kontrol grubundaki deneklerin %67’si en az bir defa soğuk algınlığına yakalanmışken, Probiyotik gruptaki deneklerin %55'i bir veya daha fazla atak yaşamıştır. Çalışma süresi boyunca 2 veya daha fazla hastalığa yakalanma oranı probiyotik grup için %21 iken, kontrol grubu için %33 olarak saptanmıştır. Bir başka deyişle plasebo kullananların 1/3’i, probiyotik kullananların ise 1/5’i en az 2 defa soğuk algınlığı geçirmiştir. 3 ve daha fazla soğuk algınlığına yakalanma ihtimali ise probiyotik kullanan grupta %54 daha az gerçekleşmiştir.